Türkiye’de tahıl üretiminin kıymetli merkezlerinden Karaman’da buğday hasat dönemi devam ediyor. Duru Gıda’nın Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile ortaklaşa yürüttüğü proje kapsamında geliştirilen ve bu yıl birinci defa çiftçiyle buluşan cet tohumumuz Ahmet Buğdayı’nda da birinci hasat gerçekleştirildi. Bulgurluk olarak ekimi yapılan; susuzluğa güçlü, kaliteli, yüksek verimli yapısıyla Ahmet Buğdayı’nın Türkiye iktisadına 750 milyon TL’lik katkı sağlayacağı varsayım ediliyor.
2 bin yıllık tarihiyle Anadolu’nın en eski yerli buğday çeşitleri ortasında yer alan ve ülke tarımına değerli katkılar sağlayacak olan cet tohumumuz Ahmet Buğdayı, bu yıl birinci sefer hasat ediliyor. Nesiller boyunca babadan oğula takım biçilen ve tükenmek üzere olan cet tohumu Ahmet Buğdayı’nı Türk çiftçisine yine kazandırma niyetiyle dalın başkan markası Duru Besin ve Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi’nin ortaklaşa yürüttüğü projede elde edilen tohumlar bu yıl çiftçilerle buluştu.
Duru: Cet tohumu Ahmet Buğdayı’nı yaygınlaştırmaya devam edeceğiz
Projeyle ilgili konuşan Duru Besin İdare Şurası Lideri Emin Duru şu bilgileri verdi: “Uzun müddettir ağır bir emekle üzerinde çalıştığımız projemizde bu yıl birinci hasadın heyecanını ve memnunluğunu yaşıyoruz. 2017 yılında Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile ortak bir projede bir ortaya gelerek, yeniden üretme kararı aldığımız, jenerasyonlar boyunca babadan oğula takım biçilen ve tükenmek üzere olan “Ahmet Buğdayı” tohumları birinci kere 2019 yılında toprakla buluştu. Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile 2017’den bu yana ortaklaşa yürüttüğümüz Ahmet Buğdayı projesi, ülkemizde hakikat tarım uygulamaları ismine hayata geçirilen en kıymetli örneklerden biri olarak ön plana çıkıyor. Projede Ar- Ge çalışmaları sonucunda geliştirdiğimiz tohumlar, kalite tahlillerinin akabinde üreticilerimize kazandırıldı. Bu sene çiftçilere dağıtılan tohumlarımız, kontratlı çiftçiler ile paylaşılacak ve çoğaltılacak. Hedefimiz, ülkemizin tarım topraklarının değerli bir kısmını oluşturan kıraç alanlarda 1 dekardan alınan 250 kilo civarındaki buğday üretimini, 280 kilo civarına çıkartmak. Bunun Türkiye iktisadına katkısı 750 milyon TL olacaktır. Tıpkı vakitte bulgurda elde ettiğimiz fireyi de düşürmeyi planlıyoruz. Projemizin, Türk iktisadına büyük bedel katmasının yanı sıra sürdürülebilir besin üretimine de büyük katkısı olacak.” diye konuştu.
Projede kullanılan ‘Hızlı Islah Yöntemi’ Türkiye’de bir ilk
Ahmet Buğdayı projesinin bulgur üretimine katkı sağlayacağını belirten Duru, “Ahmet Buğdayı, topak bir buğday olduğu için bulgur üretiminde çok rahat kullanılabilen bir tıp. Kalitesinin yanı sıra besin pahası olarak da epeyce güçlü bir içeriğe sahip. Geleceğin besini olan bulgurun ağız tadıyla ve gönül rahatlığıyla sofralarda yer alması ismine çalışmalar yürütüyor ve tarım tabanlı sanayi işletmecisi olarak 88 yıldır üretim yapıyoruz. Önder marka olarak kesim deneyimimizi ve bilgi birikimimizi yanlışsız tarım uygulamaları geliştirmek ve ülke ekonomimize en yüksek faydayı sağlamak için kullandık. Bölgemizde yanlış tarım uygulamalarının buğdayın randıman ve kalitesini nasıl düşürdüğüne şahit olduk. Muhtaçlık duyduğumuz kaliteli buğday arayışı bizi Karamanoğlu Mehmetbey Üniversitesi ile buluşturdu. Ve bu bahiste çok hoş çalışmalar yaptık. Ahmet Buğdayı’nda hepimiz için yeni bir yol olan ‘Hızlı Islah Yöntemi’nden yararlandık. Son yıllarda birçok tohum geliştirme programında bu teknikten yararlanılıyor. Biz de bu prosedürü TÜBİTAK’a proje olarak önerdik. Projemiz kabul görünce üniversite-sanayi işbirliği kapsamında anlaşmalarımızı, protokollerimizi imzaladık. 2019’da tohumlarımız toprakla buluştu. Bu usulde sera kurallarında tohumları süratli ve doğal bir süreç içerisinde geliştirdik. Yapmış olduğumuz süreç, Türkiye’de bir birincidir. Durum buğdayda iki yıl içerisinde yerde yapabileceğimiz 8 yıllık iş yükünü tamamlayıp tohumlarımızı toprakla buluşturduk ve kıraç alanlarda tohumluk üretimine kazandırmış olduk. Ahmet Buğdayı’nı Konya ve Karaman başta olmak üzere tüm İç Anadolu’da yaygınlaştırmayı planlıyoruz. Ahmet Buğdayı’nın bulgur üretiminin vazgeçilmez buğdayı olacağını düşünüyoruz” dedi.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
News
