Bu virüs, bağışıklık sistemini hedef alarak ciddi hastalıklara ve hatta ölüme neden olabilir. HIV’in dünya genelinde yayılmasına dair endişeler büyürken, virüsün etkileri ve önlenmesi için yapılan çalışmalar da aktif olarak devam etmektedir.
HIV, genellikle kan, cinsel ilişki yoluyla, anne sütü veya doğum sırasında anneden bebeğe bulaşabilir. Virüs vücuda girdiğinde ilk olarak bağışıklık sisteminin önemli bileşenlerinden olan CD4+ T hücrelerini hedef alır. Bu hücreler enfekte edilerek çoğalan virüs, bağışıklık sisteminin zayıflamasına neden olur.
HIV enfeksiyonu olan kişilerde başlangıçta belirgin semptomlar görülmeyebilir ancak ilerleyen süreçte ateş, gece terlemesi, kilo kaybı gibi belirtiler ortaya çıkabilir. Tedavi edilmezse, enfeksiyon AIDS aşamasına ilerleyerek vücudu enfeksiyonlara ve kansere karşı savunmasız bırakabilir.
HIV tedavisi antiretroviral ilaçlarla yapılır. Bunun yanı sıra virüse karşı etkili bir aşı bulunmadığı için korunma yöntemleri büyük önem taşır. Cinsel ilişkide kondom kullanımı, steril iğne kullanımı, kan nakli güvenliği gibi önlemler enfeksiyonun yayılmasını engeller. Ayrıca hamile kadınların HIV testi yaptırarak önlemler alması, anne-baba adaylarının test yaptırması ve enfekte annelere doğum ve emzirme süreçlerinde uygun tedaviler uygulanması da önemlidir.
HIV, ciddi bir sağlık sorunudur ancak erken teşhis, etkili tedavi ve önleme stratejileri ile kontrol altına alınabilir. Bilinçli toplumlar ve sağlık politikaları, enfeksiyonun yayılmasını azaltabilir ve yaşam kalitesini artırabilir.
POLİTİKA
23 Kasım 2024EKONOMİ
23 Kasım 2024GÜNDEM
23 Kasım 2024SPOR
23 Kasım 2024EKONOMİ
23 Kasım 2024SAĞLIK
23 Kasım 2024EKONOMİ
23 Kasım 2024Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.