0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

İnme hastalığının risk faktörlerinin çoğunun önlenebilir olduğunu belirten Doç. Dr. Alıcı, genetik etmenler ve ilerleyen yaşın yanı sıra tütün mamulleri ve alkol gibi zararlı alışkanlıkların damarlarda plak oluşumunu artırarak inme riskini artırdığını söyledi. Hipertansiyon, diyabet, yüksek kolesterol, fiziksel aktivite eksikliği, hareketsiz yaşam ve obezite gibi faktörlerin de inme riskini artırdığını belirtti.

Alıcı, her yıl yaklaşık 200 bin kişide inme vakasının görüldüğünü ve iskemik inme ile kanamalı inme olmak üzere iki temel türü bulunduğunu açıkladı. Şah damarı tıkanıklığının en korkulan sonucunun inme olduğunu vurgulayan Alıcı, eski ameliyat yöntemlerinin yerini stentleme tedavisi yönteminin aldığını belirtti. Aniden gelişen inme belirtilerine dikkat çekerek, hastaların belirtiler gördüklerinde vakit kaybetmeden sağlık kuruluşuna başvurmalarını önerdi.

İnme tedavisi sonrasında tam iyileşmenin mümkün olup olmadığına ilişkin sıkça sorulan bir soruya da yanıt veren Alıcı, erken teşhis ve müdahale ile hücre hasarının ilerlemesinin önüne geçilebileceğini belirtti. Türkiye İstatistik Kurumu’nun 2023 yılı verilerine göre, 2020 yılında 507.938 kişinin hayatını kaybettiğini ve bu ölümlerin %36’sının kalp damar hastalıklarından kaynaklandığını ifade etti. Alıcı, inme nedeniyle gerçekleşen ölümlerin tüm ölümlerin %7,2’sine denk geldiğini belirtti ve Türkiye’de her on beş dakikada bir insanın inme nedeniyle kaybedildiğini vurguladı.